Kimse bilmiyor: Fiyatı 2500 TL! İstanbul başta, her yerden talep var

Ahmet Koşar, dedesinden ve babasından öğrendiği geleneksel yöntemlerle hazırladığı davulları, İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanına gönderiyor. Usta, yaptığı işin hem tarihî bir miras hem de sanatsal bir uğraş olduğunu vurguluyor.

Ata Mesleğini Severek Sürdürüyor

Kent merkezinde atölyesinde üretim yapan Ahmet Koşar, mesleğini bir ata mirası olarak gördüğünü belirtiyor: “Bu işi dedemden, dedemin dedesinden öğrendim. Ata mesleği olarak yapıyorum ve severek yapıyorum. Yaptığım davul hoş olursa mutlu oluyorum; ama ağaç kötü çıkarsa, kırılırsa içimden ağlamak geliyor. Çünkü verdiğim emeğe üzülürüm” diyor.

Ahmet Koşar’ın bu yaklaşımı, hem işin ciddiyetini hem de el emeğine verdiği değeri gösteriyor. Onun için davul, sadece bir enstrüman değil; kuşaktan kuşağa aktarılan kültürel bir miras.

Ceviz Ağacı: En İdeal Malzeme

Ahmet Koşar, davul üretiminde ceviz ağacının önemine dikkat çekiyor: “Ceviz ağacını severek alıyoruz. Büyük tomruklar alıyoruz ama içinin nasıl çıkacağını bilemeyiz. Kimi zaman iyi çıkıyor, kimi zaman kötü. Ama her seferinde en iyisini yapmaya çalışıyorum. Çünkü bu iş bana babamdan ve dedemden kalan bir hatıra” ifadelerini kullanıyor.

Ceviz ağacı, dayanıklılığı ve ses kalitesi açısından davul yapımında tercih edilen en ideal malzeme olarak öne çıkıyor. Ahmet Koşar, malzeme seçiminde titiz davranarak her davulun uzun ömürlü ve kaliteli olmasını sağlıyor.

Kalite Öncelikli Üretim: Bir Yıl Bekletiliyor

Koşar, davulları bir haftada yapabileceğini ancak hemen satışa sunmadığını belirtiyor: “Davulu bir haftada yaparım ama hemen satışa sunmam. En az bir yıl bekletirim. Demini, kalıbını alsın diye. Bunu herkes bilmez. Biz dededen, babadan böyle öğrendik. O yüzden en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum.”

Bu uygulama, davulların hem dayanıklılığını hem de ses kalitesini artırıyor. Ahmet Koşar, üretim sürecinde sabır ve özenin, el emeği ürünlerin değerini belirleyen en önemli faktör olduğunu vurguluyor.

Talep İstanbul’dan Yoğun

Ahmet Koşar, davullara en çok talebin İstanbul’dan geldiğini söylüyor: “İstanbul’dan bizi bilenler gelir. En iyi davulcular, Malatya’da babam Mehmet Koşar’ın yaptığı davulları bilir. Eskiden gece gelip altın, hediyeler getirirlerdi ki iyi bir davul alsınlar diye. Şimdi de geleneksel yöntemlerle üretime devam ediyorum.”

Ahmet Koşar, bu mesleğin benden sonra devam etmeyebileceğini ifade ediyor ancak mümkün olduğunca geleneği yaşatmayı hedefliyor.

Fiyatlar ve Malzeme Kalitesi

Davul fiyatları kullanılan malzeme ve işçiliğe göre değişiyor. Ahmet Koşar, “Fiyatlar 500 liradan başlar, 2 bin 500 liraya kadar çıkar. Malzeme kalitesi çok önemli. Kaliteli ağaç ve deriyi usta işçilikle buluşturunca ortaya iyi bir davul çıkar. Ancak bu işi sevmeden yapan biri, bu emeği gösteremez” diyor.

Bu açıklama, sadece fiyat değil, aynı zamanda el işçiliği ve malzeme kalitesinin de ürün değerini belirlediğini ortaya koyuyor.

Kaynak: (Source) İHA